3 Şubat 2013 Pazar

İnanılmaz ama gerçek, ben örgü örüyorum!!

Seneler önce başlamıştı aslında benim örgü örme sevdam, ama solak olmam sebebi ile herkesin öğretememe durumu, sabrımın yeterli olmaması gibi sebeplerden başladığı gibi bitmişti. Hamileliğim sırasında yine bir gaza geldim bebek battaniyesi öreceğim oğluma diye, gittim yumuşak yumuşak bebek ipleri aldım, şişler aldım bir gaz başladım battaniyeye. En kolay örgü haroşa dediler, başladım haroşa ile örmeye. Fakat solak olduğum için yanlışlar yaptığımda sorabileceğim tek kişi kardeşim ve annem. E onlar da hemen her zaman yanımda olamıyorlar. Yanlış yapıyorum annemi görene kadar bekliyor şişte battaniye. Sonra olmayacak bu iş böyle dedim yanlış düzeltmeye çalışarak başladım haroşa battaniyeyi örmeye. Tabi ki de bittiğinde battaniyede bir sürü delik, kaçmış ilmekler, ters atılmış ipler ohoo bir şenlikli oldu ki sormayın. Allahtan ipin cinsi biraz pofuduktu da çok belli olmuyor bu hatalar :))


Sonra zaten Beren geldi, sadece yemek yemek ve uyumaya zaman bulabildiğim bir dönem başladı. Örgü maceram da yukarıda görmüş olduğunuz battaniye ile bitmiş oldu. Aradan geçti bir sene, sevgili arkadaşım o zaman komşuyduk, Sedoş oğlu Efe'ye minik minik yelek, süveter falan örmeye başladı. Bize geliyor elinde rengarenk ipler sohbet ederken başlıyordu örmeye. Ben yine gaza geldim. ( zaten çok kolay gaza gelirim :)) Dedim bu sefer olacak, ama her şeye çalıştığına güvendiğim kafam bu işe basmıyor bir türlü. Düz örgü nasıl olur, ters için ip nerden atılır. Ama içimde kalmış, oldum olası başarısızlığa tahammülü olmayan ben yine bir gaz Seda'dan aldığım bir yünle işe koyuldum. Beren'e süveter öreceğim dedim, bu sefer yapabilirim. Bir şekilde ters ve düz örgü tekniklerini kafama vura vura ezberledim. Başladım örmeye, kol kısmına geldim, yine sora sora Bağdat bulunur mantığı ile oradan buradan internetten çabalayarak kol kesme, yaka kesme işlemlerini de uyguladım bir şekilde ve tabi ki de sonuç bir hüsran. Yaptığım şey ne süvetere, ne yeleğe hiç bir şeye benzemiyor. (bkz. foto :)) Hatta sevgili yardımcım Gülsüm Beren'in üzerinde süveteri görür görmez "Dilek ağacı gibi olmuş bu ya" diyerek beni karmaşık duygular içinde bıraktı.Tabi her tarafından ipler sarktığı için aslında yaptığı benzetmede çok da haksız sayılmazdı. Üzülsem mi o kadar emeğime, gülsem mi ağlasam mı bilemedim gerçekten.

Hüsranla sonuçlanan ilk kıyafet örgü deneyimim

Ama sonuçta örgü örmekten keyif almaya başlamıştım, daha önce hiç anlamadığım örgü tekniklerini (düz ve ters) yapabilmeye başlamıştım. Geliştirilebilir bir duruma geldiğime inanarak modeller araştırmaya başladım. Elimde  ilk battaniyeden bir ip kalmıştı, onunla devam edebilirim dedim. Tabi zaten pofuduk olduğu için hata da belli etmez. İnternet'ten bir model buldum, sadece yandan dikiş dikiliyor yani omuz kısmı kesilmeden örülerek öne devam ediyor. Biraz beni zorlar ama ihtiyacım olan zorlanmak diyerek başladım onu da örmeye. Sonuç bir öncekinden çok daha iyi oldu. Hatta örgü konusundaki bilgileri anlamayı reddeden beynim zeka pırıltıları göstermeye başladı.İnternette gördüğüm süveter yenidoğan bedenindeydi. Ben süveteri Beren'in bedenine göre oranlayarak başladım, büyüttüm kendimce, ama iş yakayı yapmaya gelince nedense oradaki sayılara sadık kalmışım. Tabi yenidoğan bebek süveterinin yakasından Beren'in kafası bile geçmedi. Ama dedim ya kafam çalışmaya başladı bir kere, ilmek arttırma sayılarımı da hesap ederek Beren'in boyutlarına hatasız getirebildim. Zaten bu süveteri tamamladıktan sonra ne ben kendimi tutabildim ne de başkası.
Herşey bu süveterin hatasız bitebilmesi ile başladı
Aynısından bir tane daha yaptım

Ardından biraz küçük olmakla birlikte bu kazak geldi

Yukarıdaki deneyimler sonrasında favori kazağımı yapmayı başardım.

 Bu yazıda kısaca örgü merakım nasıl başladı, nasıl bir duruma geldi bundan bahsetmek istedim. Sonraki yazılarımda yine kendi dilimde ama biraz daha teknik detaya girerek şişler, ipler,örgü teknikleri, solak insanlar nasıl örgü örer, ilmek kaçınca nasıl geri alınır, saç örgü nasıl yapılır, iplerin renkli dünyası, hangi ipten ne örülür gibi konulardan bahsedeceğim.

Bu yazının ana fikri : "Never give up!"

Bakınız ben nereden nerelere geldim. Şimdi arkadaşlarım örgü ile ilgili bir konu olsa hemen bana danışıyorlar. Artık danışmanlık hizmeti bile veriyorum bu konuda. Kaç kişiyi gaza getirip şişlere ve yünlere boğdum bir bilseniz :) Bu örgü konusundan bir yazı dizisi olur, detay çok. Beni izleyin anacım!!









6 yorum:

  1. İşşşte heyecanla beklediğim yazı dizisi! Ay benim ördüğüm o renkli kazak, mavi yelek korkun. ef 1 yaş şuursuzluğuyla bu kış ikisini de giydi yavrucak. Ama bana çok gülecek büyüyünce 'anne beni çulsuz gibi dolaştırmışsın' diye. Ben tam bir yeteneksizlik abidesiyim. Engin'in atletiyle diktiğim tavşan şapkası seni blogunda kayıtlara geçsin isterim.
    Neyse allahtan senin gibi paylaşmayı ve öğretmeyi seven bir arkadaşım örgü konusunda guru oluyor da, belki bundan sonra ortaya 'daha giyilebilir' işler çıkartırım.
    Çıkartırım di mi İrem, örerim Efe'me senin şu beyaz kazağın kırmızısını! :)

    YanıtlaSil
  2. Şu an gözümün önüne geldi o atletten yapılma tavşan şapkası :) Engin'in yorumu daha da komikti tabi :) İnsan istedi mi her şeyi yapabiliyor valla, benim örgü örme kabiliyetim 3 senelik deneme yanılma sonunda ortaya çıktı. Bir de bebelerden sonra sabır mı geldi aynı anda iki-üç kazak örüyorum ben şimdi :) Yapabilirsin arkadaşım, kırmızısını da yaparsın siyahını da :)Her şey inanmakla başlıyor. Bu konuda yazacak bir sürü şey var umarım keyifli bir yazı dizisi olur. :))

    YanıtlaSil
  3. Şimdi çık o kapıdan ve göster kendini!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok kolay gaza gelirim demiştim, yazını okudum ve bir baktım kapının önünde ellerimi yukarı kaldırmış yeeaaaeee diye bağırıyorum :)))

      Sil
  4. Valla senin dergiden ördüğünü görüp ben de dergi alıp işi büyütenlerdenim :))) bana da vesile oldun çünkü ben sadece battaniye takılıyordum tek başıma kapişonlu bebek hırkası yapabileceğimi bilmezdim :) en son ördüğün hazır alınmış gibi gerçekten kendini aşmışın ;) şimdi çok öresim var ama tatildeyim :) Şükran bile heveslendi şimdi :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu konudaki yazı dizimi takip ediniz şekerim :)) Daha çok model var bende.

      Sil